Tuğçe Turanlar

  • Anasayfa
  • Hakkımda
  • Makaleler
  • Sıkça Sorulan Sorular
  • İletişim

Tuğçe Turanlar

  • Anasayfa
  • Hakkımda
  • Makaleler
  • Sıkça Sorulan Sorular
  • İletişim
  • Anasayfa
  • Hakkımda
  • Makaleler
  • Sıkça Sorulan Sorular
  • İletişim
featured_image

Depresyon ve Yaratıcılık Arasında Bir Bağlantı Var mı

7 Eylül 2021 Yazar: Tuğçe Turanlar Depresyon 0 Yorum

İçindekiler

Toggle
  • Depresyon ile Yaratıcılık arasındaki bağlantı sadece bir mit olabilir mi?
  • Yaratıcı insanlar doğuştan mı depresif?
  • Depresyondaysanız yaratıcılık size iyi gelir mi?
  • Depresyonunuza yardımcı olmak için yaratıcılığı nasıl kullanabilirsiniz?
  • Depresyon ve yaratıcılık arasındaki bağlantıdan ne öğrenebiliriz?

Depresyon ile Yaratıcılık arasındaki bağlantı sadece bir mit olabilir mi?

Yaratıcılık ve psikopatoloji arasındaki ilişki antik dönemden beri sorgulanmaktadır.

     Aristoteles: “Neden Felsefe, Şiir veya sanatta öne çıkan tüm insanlar melankolik?”

Peki depresyonun yaratıcılığa ya da yaratıcılığın depresyona neden olduğuna dair gerçek bir kanıt var mı?

Yaratıcı insanlar doğuştan mı depresif?

                   “Depresyondan müzdarip olan herkes yaratıcı değildir.”

Yaratıcı olarak başarılı olan pek çok insan depresyonda değildir, ancak odalarında uyuyan çocukların yanına süt ve kurabiye bırakıp içeriye gaz girmeyeceğinden emin olduktan sonra mutafa giden ve uyku ilaçlarını içip kafasını fırının içine sokarak intihar eden Sylvia Plath ile aynı ilgiyi görmeleri pek mümkün değildir.

          “Yaratıcı insanlar depresyona daha yatkın olabilir.”

“Yaratıcılık canlılığın, yaşam enerjisinin, kişinin var oluşundaki parçaların bütünleşmesinin bir ifadesidir.”  (Winnicott)

“Delilik, özgür bir kafanın yiğitçe çıkışları, yüce ve görülmedik bir erdemin ortaya attıklarıyla çok yakın kapı komşusudur” (M. de Montaigne).

Depresyona neden olan şeyin yaratıcılığın kendisi olmadığını gösteren araştırmalar var. Ancak depresyona neden olan belirtilerin yaratıcılığa da neden olabilme ihtimali var.

Yaratıcı olmak; yeni ve ilginç çözümler bulmak için çok düşünmemiz gerekiyor.  Zihnimizdeki her şeyin üzerinden tekrar tekrar gitmek ‘ruminasyon‘ olarak adlandırılır. Ve ruminasyon, olumsuz düşüncelerimizi içerdiğinde veya acımasız bir özeleştiri yaptığımızda depresyona yol açabiliyor.

Yani bir düşünür olmak, kişinin yaratıcılığa daha yatkın olduğu anlamına gelen şey, aynı zamanda kişiyi depresyona daha yatkın hale getiren şey olabilir.

Depresyon yaratıcılığa sebep olur mu?

İyi bir sanat yaratmak için depresif olmak gerekli midir?

Ve araştırmacı Kay Jamison, depresyonun ardından gelen bu enerji patlamasının depresyonun kendisi değil, yaratıcı çıktılara neden olabileceğini buldu. Evet, depresyon ve yaratıcılık birbirine bağlı ama biri diğerine neden olmuyor.

 

Depresyondaysanız yaratıcılık size iyi gelir mi?

Kurt Vonnegut:  “Yazarlar her gün akıl hastalıklarını tedavi ediyorlar”.

Yaratıcılık genellikle bir şeyler yapmayı içerir. Örgü örmek, müzik yapmak ve dijital tasarım yapmak gibi etkinlikler, dikkatimizi düşüncelerimizden uzaklaştırarak ruminasyonu durdurmaya yardımcı olabilir.

“Yaklaşık 700 üniversite öğrencisinin katıldığı bir araştırmada, öğrencilerin yaratıcı bir etkinlik uyguladıkları günlerde daha iyi bir ruh hali içerisinde oldukları bulundu.”

Depresyonunuza yardımcı olmak için yaratıcılığı nasıl kullanabilirsiniz?

Yaz. Birçok insan günlük yazmanın ruh halini stabil tuttuğunu düşünür. Eğer kendin hakkında yazmak hoşuna gitmiyorsa kendini bir karaktere dönüştürerek de yazabilirsin.

Kötü sanat yap. Yapabileceğiniz en kötü resmi veya çizimi yapma niyetiyle oturun (daha sonra kimsenin görmesine gerek yok) ve gerçekten bunun için kendinizi bırakın. Sadece bazı duyguların açığa çıkmasını sağlamazsınız. Aynı zamanda mükemmel hissetme ihtiyacınızı ortadan kaldırabilirsiniz. Bu da özgüveninizi artırmaya yardımcı olur.

Kimse izlemeden dans edin. Egzersizin ruh halinizi yükselttiği gösterilmiştir ve ayrıca bir anlık yaratıcılığa sahip olacaksınız. İnanmıyor musun? Perdeleri kapat, oturma odasında en az 15 dakika en sevdiğin şarkılarla dans et.

Yeni bir şey dene. Yaratıcılığın sanatçı olmak anlamına gelmesi gerekmez. Bir uygulama ile şarkı yapmak, örgü örmeyi öğrenmek veya tarifsiz yemek pişirmek olabilir.

Depresyon ve yaratıcılık arasındaki bağlantıdan ne öğrenebiliriz?

Aristoteles zamanında ve sonrasında, melankoli ya da şimdi depresyon dediğimiz şey kötü bir şey olarak görülmüyordu. Dehanın ve yaratıcılığın bir hediyesi ve harikalığın gerekli bir elementi olarak görülüyordu.

Yine de bugün, depresyon (“melankoli” den çok daha az romantik bir kelime), insanların “acı çektiği” bir “hastalık” olarak görülüyor. Ve son gelişmelere rağmen, depresyon yaşayanlara karşı hala etiketleme var.

 Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

depresyon
Önceki
Sonraki

İlgili Makaleler

Doğum Sonrası Depresyon ( Postpartum Depresyon)
Doğum Sonrası Depresyon ( Postpartum Depresyon)
9 Haziran 2024

Doğum sonrası depresyon (postpartum depresyon), doğumdan sonra ortaya çıkan bir...

Devamı
Mevsimsel Depresyon Nedir?
Mevsimsel Depresyon Nedir?
24 Aralık 2023

Mevsimsel Depresyon Mevsimsel depresyon, genellikle kış aylarında ortaya çıkan...

Devamı
Stockholm Sendromu Bir Hastalık mı?
Stockholm Sendromu Bir Hastalık mı?
31 Ocak 2024

Stockholm Sendromu, psikolojik bir yanıt olarak, bir rehine veya taciz...

Devamı
Uzun Süreli Yalnızlık: Beyin Üzerindeki Etkileri ve Çözüm Yolları
Uzun Süreli Yalnızlık: Beyin Üzerindeki Etkileri ve Çözüm Yolları
24 Ocak 2025

Modern yaşam tarzının yaygınlaşmasıyla birlikte, yalnızlık her yaştan insanın...

Devamı

Instagram

yulepsikoloji

Kütüphanemde bana eşlik etmiş olan bu değerli Kütüphanemde bana eşlik etmiş olan bu değerli kitapları, artık başka zihinlere ve kalplere ulaşabilmesi için paylaşmak istiyorum.

Her ay bir psikoloji kitabını hediye edeceğim. Belki bir cümlesi, bir fikri, bir sayfası size de eşlik eder ❤️

📖 Bu ayın kitabı: Kaygının Anlamı – Rollo May

“Kaygı, içsel bir çağrıdır; bizi yüzleşmeye, büyümeye ve sorumluluk almaya davet eder.”

Çekilişe katılmak için:

✅ Gönderiyi beğenmeniz
✅ Yorumlara iki arkadaşınızı etiketlemeniz
✅ Yule Psikoloji sayfasını takip etmeniz yeterli

📅 Son katılım: 27 Mayıs Salı

#psikoloji #kitap
Narsistik ilişkileri çözümleme atölyesi 🌷 Narsistik ilişkileri çözümleme atölyesi 🌷 narsistik partnerle kurulan ilişki dinamiklerini ve bu ilişkilerde ortaya çıkan travma bağını anlamak isteyenler için hazırlandı. Atölyede, sağlıksız ilişki döngülerinin arka planındaki psikolojik mekanizmaları, duygusal bağımlılığı ve bu tür ilişkilerden kopmakta yaşanan zorlukları birlikte inceleyeceğiz. 

🌷 Katılımcılar, narsistik ilişkilerin nasıl işlediğini daha iyi kavrayarak, kendi ilişkilerini sorgulama ve daha sağlıklı bağlar kurma yolunda önemli bir farkındalık kazanacaklar.

📅 Tarih: 2 Haziran Pazartesi
⏰ Saat: 21.00 – 22.30
💻 Platform: Google Meet – Online

Detaylı bilgi için DM’den ya da WhatsApp üzerinden ulaşabilirsiniz.

📱 0532 053 3992 (WhatsApp)

Görüşmek üzere 💛

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#psikoloji #ilişkiler
🌷 Yetersiz annelik görmüş kişiler, içlerin 🌷 Yetersiz annelik görmüş kişiler, içlerinde güçlü bir sevgi açlığı taşısalar bile yakın ilişkilerde rahat edemezler. Sevgi almaya duydukları özlem, genellikle içlerindeki güvensizlik ve koruyucu duvarlarla engellenir. Geçmişte ihtiyaçlarının karşılanmamış olması, birinin onlar için gerçekten var olacağına inanmalarını zorlaştırır. 

Bazıları sevgiyi hak etmediğini düşünürken, daha bağımlı kişiler partnerlerine yapışır, onları boğar ve aradıkları kusursuz sevgiyi bulamayınca öfkeyle karşılık verir. Bu öfke, ilişkiyi zedeler ve eski terk edilme yaralarını tekrar canlandırır.

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#psikoloji #anne
🩵 “Farkında olmak, tam da burada, şimdide o 🩵 “Farkında olmak, tam da burada, şimdide olmak demektir; şimdiki zamanda bütünüyle var olabilmek, karşımıza hangi deneyim çıkarsa kabul edebilmek, yine de deneyimin hiçbir türden görünümüne kendini kaptırmamak demektir. Farkında olmak aynı zamanda, yargılamadan veya değerlendirmeye tabi tutmadan, deneyimin farkında olmak demektir.”

Kitap: Psikoterapide Bağlanma - David J. Wallin

#psikoloji #farkındalık
❤️ İçsel çocuk arketipleri, çocuklukta gel ❤️ İçsel çocuk arketipleri, çocuklukta geliştirdiğimiz duygusal başa çıkma kalıplarını simgeler. O dönemde ihtiyaç duyduğumuz sevgi, güven ve kabulü elde etmek için öğrenilen bu stratejiler, büyüdükten sonra da davranışlarımızı şekillendirmeye devam eder. Arketipleri tanımak, hangi eğilimlerin bize fayda sağladığını hangilerinin ise sınırlarımıza zarar verdiğini ayırt etmeye imkân tanır; böylece daha bilinçli seçimler yapabiliriz.

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

Kaynaklar

*LePera, N. (2021). How to Do the Work: Recognize Your Patterns, Heal from Your Past, and Create Your Self. TarcherPerigee.

*Maté, G. (2021). The Myth of Normal: Trauma, Illness & Healing. Avery.

*Schwartz, R. C. (1995). Internal Family Systems Therapy. Guilford Press.

#psikoloji
Narsisistik ebeveynler, kendilerini önemli ve üs Narsisistik ebeveynler, kendilerini önemli ve üstün hissetme ihtiyacı duyarlar; eleştiriye karşı aşırı duyarlıdırlar ve başkalarıyla empati kurmakta zorlanırlar. 
Bazı anneler, kendi gerçekleşmemiş hayallerini ve isteklerini çocukları üzerinden yaşamak isterler. Örneğin, kendilerini güzel ya da başarılı hissetmediklerinde çocuklarının bu eksikliği tamamlamasını ve adeta onların “intikamını” almasını bekleyebilirler. Bu nedenle çocuklarının kendi beklentilerini karşılamasını aşırı derecede önemser ve bu gerçekleşmediğinde onları yok sayar ya da düşmanca davranabilirler.

Bu tutum sonucu çocuklar, kendilerini değerli hissetmek için sürekli başkalarının onayına ve beğenisine ihtiyaç duyarlar. Benlik değerleri dışarıya bağımlıdır ve başkalarını anlamakta güçlük çekerler. Sağlıklı bir benlik saygısı için çocukların ebeveynlerini idealize edebilmesi ve ebeveynlerin çocuğun atfettiği gücü çocuklarıyla paylaşması gerekir. 
Narsisistik babalar ise genellikle kendi ihtiyaçlarını ön planda tutarak çocuklarının güçlenmesini engeller ve onlarla sağlıklı yakın ilişkiler kurulmasını zorlaştırırlar.

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

Kaynak: Kişilik ve Zihin - Prof. Dr. Doğan Şahin

#psikoloji #narsissist #ebeveyn
❤️‍🩹 Toplumsal travma, geniş kitlelerin ❤️‍🩹 Toplumsal travma, geniş kitlelerin fiziksel ve ruhsal güvenlik duygusunu altüst eder. Ortaya çıkan etkiler yalnızca o olayla sınırlı kalmaz, gelecek nesillerin de duygusal ve sosyal yaşamını etkileyebilir. Ancak yüzleşme, paylaşım, kolektif hafızanın inşası ve adalet arayışı, toplumsal onarımı destekler. Dayanışma kültürünü beslemek ve yıkıcı olayların tekrarlanmaması için kalıcı çözümler geliştirmek, her bir bireyin katkısıyla mümkün hâle gelir.

Toplumsal Boyutta İyileşme

* Güçlü Sosyal Destek Ağı: Travmadan etkilenen bireylerin destek hissetmesi, toplumun onarıcı gücünü artırır. Ayrıca aile, arkadaş ve komşuluk ilişkileri gibi yakın çevre alanlarının güvenilirliği ve dayanışması, ruhsal toparlanmaya olumlu katkıda bulunur.

* Açık ve Şeffaf İletişim: Toplumsal travmanın ardından yaşananları görmezden gelme veya inkar, tüm kesimlerde derin bir güvensizlik yaratır. Oysa olayların kabul edilmesi, hatırlanması ve anlatılması uzun vadede onarıcı bir etki taşır.

* Adalet ve Yüzleşme Mekanizmaları: Geniş çaplı bir felaket veya zulüm sonrası adaleti sağlayacak yolların (yargı süreçleri, hak talepleri vb.) işlemesi, toplumsal bellek ve iyileşme sürecinin merkezinde yer alır. Resmî kurumlar, sivil toplum kuruluşları ve yerel inisiyatifler bu süreçte kritik rol oynar (Paker, 2007).

* Aktif Katılım ve Dayanışma: Dayanışma faaliyetlerine katılmak, yardım kampanyalarında yer almak veya hak savunuculuğu yapmak hem toplumu hem de bireyi güçlendirir. Bu tür eylemler, çaresizlik duygusunu hafifletir ve umudu canlı tutar.

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar 

Kaynaklar

Herman, J. (1992). Travma ve İyileşme. İstanbul: Literatür Yayıncılık.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık Merkezi. (2015). Psiko-Eğitim Broşürleri – 4: Toplumsal Travma Nedir?
Janoff-Bulman, R. (1992). Shattered assumptions: Towards a New Psychology of Trauma. New York: Free Press.
Paker, M. (2007). Psiko-politik Yüzleşmeler. İstanbul: Birikim Yayınları.

#psikoloji
Neden en çok sevdiğimiz insanlara kızarız? 💔

Bunun temel sebebi, kurduğumuz bağın derinliği ve bu bağla birlikte gelişen beklentilerimizdir. 

Sevdiğimiz kişiler bize en yakın ve en açık olduğumuz kişilerdir; bu nedenle, onlar tarafından görülmeyi, anlaşılmayı ve desteklenmeyi bekleriz. Bu beklentiler gerçekleşmediğinde yaşadığımız hayal kırıklığı, çoğunlukla öfke olarak dışa vurulur. 

Ayrıca, sevdiğimiz insanlar bize adeta bir ayna tutarlar. Kendimizde kabul etmekte zorlandığımız taraflarımızı onların davranışlarında gördüğümüzde iç dünyamızdaki çatışmalar tetiklenir ve bu durum öfkeye neden olabilir. 

Ancak önemli olan bu duyguyu nasıl ifade ettiğimizdir. Öfkemizi doğru şekilde ifade etmek, ilişkilerimizi güçlendirme ve sağlıklı hale getirme potansiyeline sahiptir.

Unutmayalım ki, her kızgınlık bize kendimizle ilgili önemli bir mesaj taşır. Bu mesajı okumak ve anlamlandırmak, ilişkilerimizi olduğu kadar kendimizi de geliştirmek için çok değerlidir. ❤️

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#ilişkiler #psikoloji
🍃 Duygusal olarak olgunlaşmamış kişilerle i 🍃 Duygusal olarak olgunlaşmamış kişilerle iletişimde temel prensip, duygusal kontrolü onlara bırakmamak ve kendinizden emin, sakin bir duruş sergilemektir. Böylece kendi iç huzurunuzu korur ve iletişim süreçlerinizi sağlıklı yürütürsünüz.

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#psikoloji #ilişkiler 

Kaynak
Gibson, L. C. (2022). Olgunlaşmamış Ebeveynlerin Açtığı Yaraları İyileştirmek.
🍃 Terapi; hızlı çözümlerden çok, adım ad 🍃 Terapi; hızlı çözümlerden çok, adım adım gerçekleşen bir değişim ve dönüşüm yolculuğudur. Kişinin zaman içinde kendi duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını derinlemesine keşfederek, eski kalıpları dönüştürdüğü, kendini yeniden tanımladığı ve içsel kaynaklarını yeniden sahiplendiği bir süreçtir. Bu süreçte birey dışarıdan aldığı onaya bağımlı olmaktan kurtularak kendi değerini ve gerçek benliğini içten gelen bir anlayışla benimsemeyi öğrenir. Terapi, hayatla daha özgün ve tatmin edici bir ilişki kurmanın yolunu açar 🌷

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#psikoloji #terapi
🍃 Güvensiz-kaçıngan bağlanma stilinin temel 🍃 Güvensiz-kaçıngan bağlanma stilinin temelinde, “hayal kırıklığı yaşamamak için bağlanmamak daha iyi” düşüncesi yatar. Güvensiz bağlanan kişiler genellikle yakınlığı reddeder, bağımsızlığı aşırı önemser ve başkalarına ihtiyaç duymayı zayıflık olarak algılarlar. 

📸: lightafterchaos

#psikoloji
🍃 Duygusal manipülasyon, birinin sizi fark ett 🍃 Duygusal manipülasyon, birinin sizi fark ettirmeden kontrol altına almaya çalıştığı, psikolojik oyunlarla yönlendirdiği bir süreçtir. Bunu yaparken suçluluk hissettirme, gaslighting, aşırı eleştiri, tehdit veya duygusal şantaj gibi yöntemler kullanabilir. Amaç, sizi kendinizden şüphe ettirmek, kararlarınızı sorgulatmak ve zamanla kendi iradenizden uzaklaştırıp manipülatörün istediği yönde hareket etmenize neden olmaktır. Böyle bir durumun içinde olduğunuzu fark etmek ve sınır koymak, psikolojik sağlığınızı korumanın en önemli adımıdır.

#psikoloji #ilişkiler
Instagram'da Takip Et

Etiketler

Bağımlılık Bireysel psikoterapi depresyon Ebeveyn EMDR EMDR Terapisi Freud Gottman Çift Terapisi Jung Kişilik Bozuklukları narsist Online EMDR Online psikolog Psikanaliz Psikodinamik Psikoterapi Rüya travma Travma Bağı Travma Sonrası Stres Bozukluğu Travma Sonrası Tepkiler Çift Terapisi Çocukluk Travmaları çocukluk çağı travmaları İlişkiler

Son Eklenenler

  • İnsanlar Değişir mi? Romantik İlişkilerde Değişimin Rolü
  • Uzak Mesafe İlişkisi: Bağ ve Güveni Sürdürme
  • Oversharing (Aşırı Paylaşım) Nedir ve Nasıl Başa Çıkılır?
  • Travma Terapisi: Gerçek Nedir?
  • Uzun Süreli Yalnızlık: Beyin Üzerindeki Etkileri ve Çözüm Yolları
  • Depresyondaki Partnerime Nasıl Yardım Edebilirim?

Yasal Uyarı

Bu internet sitesinin içeriği ve uygulamaları, sadece bilgilendirme ve eğitim amaçlı olup, herhangi bir şekilde tıbbi öneri verme veya herhangi bir danışan sağlama amacı ile oluşturulmamıştır. Sitemizde yer alan alıntı ve görüşler açıkça belirtilmediği takdirde resmi görüşlerini yansıtmamaktadır. Yazılı izin alınmaksızın kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz