Tuğçe Turanlar

  • Anasayfa
  • Hakkımda
  • Makaleler
  • Sıkça Sorulan Sorular
  • İletişim

Tuğçe Turanlar

  • Anasayfa
  • Hakkımda
  • Makaleler
  • Sıkça Sorulan Sorular
  • İletişim
  • Anasayfa
  • Hakkımda
  • Makaleler
  • Sıkça Sorulan Sorular
  • İletişim
featured_image

Bireysel Terapi Nedir

5 Eylül 2021 Yazar: Tuğçe Turanlar Psikoterapiler 0 Yorum

Bireysel terapi, kişinin duygusal ve zihinsel zorluklarını ele almasına, kendini daha iyi anlamasına ve yaşam kalitesini artırmasına yardımcı olan bir psikoterapi türüdür. Terapist ve danışan arasında güvene dayalı bir iş birliğiyle gerçekleşir ve danışanın ihtiyaçlarına uygun bir terapi süreci sunar.

Bireysel terapi, kişinin kendini ifade etmesine, duygularını keşfetmesine ve sorunlarla başa çıkma becerilerini geliştirmesine olanak tanır. Ayrıca, bireyin refahını olumsuz etkileyen semptomların iyileştirilmesi veya kontrol edilmesi hedeflenir.


Bireysel Terapinin Amaçları

Bireysel terapi; kişinin yaşadığı zorluklara yönelik çözüm yolları geliştirmeyi, duygusal yüklerini hafifletmeyi ve yaşamına yeni bir yön vermesini sağlamayı hedefler. Terapi sürecinde aşağıdaki konular ele alınabilir:

  • Duygu ve düşünceleri ifade etme,
  • Davranış kalıplarını fark etme,
  • Problemleri ve çatışmaları çözme,
  • Güçlü yönleri ve zayıflıkları keşfetme.

Bireysel terapinin süresi, ele alınan konuların niteliğine ve danışanın ihtiyaçlarına bağlı olarak kısa veya uzun dönemli olabilir.


Bireysel Terapi ile Destek Alabileceğiniz Durumlar

Bireysel terapi; strese, üzüntüye, öfkeye veya çatışmaya neden olabilecek birçok farklı durumda etkili bir destek sunar. Aşağıdaki durumlarda bireysel terapi sizin için faydalı olabilir:

  • Kaygı bozuklukları ve stres,
  • Depresyon ve duygusal dalgalanmalar,
  • Özgüven ve özsaygı problemleri,
  • Travma ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB),
  • Yas süreci ve kayıplar,
  • İlişki sorunları ve çatışmalar,
  • Aile içi şiddet veya duygusal istismar,
  • Yeme bozuklukları,
  • Bağımlılıklar (madde, sosyal medya, vb.),
  • Fobiler ve korkular,
  • Zorbalığa maruz kalma,
  • Uykusuzluk ve diğer uyku problemleri.

Bireysel Terapinin Faydaları

Bireysel terapi, duygusal ve zihinsel iyilik halinizi geliştirecek birçok fayda sunar:

  • Kendinizi daha iyi anlamanıza yardımcı olur.
  • Duygularınızı nasıl yöneteceğinizi öğretir.
  • Sorunların temel nedenlerini keşfetmenizi sağlar.
  • Sağlıklı başa çıkma becerileri kazandırır.
  • Yaşam değişikliklerine uyum sağlamanızı destekler.
  • Benlik saygınızı artırır ve karar alma süreçlerinizi iyileştirir.

Terapiye Ne Zaman Başvurmalısınız?

Bir sorun, günlük yaşamınızı etkiliyor veya sizi sürekli bunaltıyorsa, terapiye başvurmanın zamanı gelmiş olabilir. Sık sık mutsuz hissediyorsanız, yaşamınızdaki sorunlar hakkında umutsuzsanız veya profesyonel bir destek almadan üstesinden gelemeyeceğinizi düşündüğünüz bir zorlukla karşı karşıyaysanız, bireysel terapi size yardımcı olabilir.


Bireysel Terapide Gizlilik ve İlk Seans

Bireysel terapide gizlilik esastır. İlk seans, danışanın yaşadığı zorlukların anlaşılmasına odaklanır ve terapinin nasıl ilerleyeceği hakkında bilgi verir. Terapist ve danışan arasında güvenli bir ilişki kurmak, terapi sürecinin etkili bir şekilde ilerlemesi için önemlidir.


Bireysel Terapinin Süresi

Terapinin süresi; ele alınan konuların doğasına, kişinin iyileşme hızına ve ihtiyaçlarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bazı sorunlar kısa süreli terapi ile çözülebilirken, kronik veya daha karmaşık durumlar daha uzun süreli bir tedavi gerektirebilir.


Bireysel Terapi Hakkında Merak Edilenler

1. Bireysel terapiye kimler başvurabilir?
Bireysel terapi, duygusal veya zihinsel zorluklar yaşayan, kendini daha iyi anlamak isteyen veya yaşamında olumlu bir değişim arayışında olan herkes için uygundur.

2. Terapi ne kadar sürer?
Terapinin süresi, kişinin ihtiyaçlarına ve ele alınan konuların karmaşıklığına bağlıdır. Bazı durumlar birkaç seans içinde çözülebilirken, daha derin ve kronik sorunlar için daha uzun bir süreç gerekebilir.

3. Terapide gizlilik nasıl sağlanır?
Terapistler, danışanların paylaştığı bilgileri gizli tutmakla yükümlüdür. Ancak, kişinin kendisine veya başkalarına zarar verme riski varsa, bu durum gizlilik ilkesi dışında değerlendirilir. İlk seansta gizlilikle ilgili detaylar terapist tarafından açıklanır.

4. Terapi sürecinde hangi yöntemler kullanılır?
Kullanılan yöntemler, danışanın ihtiyaçlarına göre belirlenir. Bu yöntemler arasında bilişsel davranışçı terapi (BDT), şema terapi, EMDR ve psikodinamik terapi gibi yaklaşımlar yer alabilir.

5. Terapide konuşmak zorunda mıyım?
Terapide konuşmak önemli bir unsurdur, ancak bazı danışanlar başlangıçta duygularını ifade etmekte zorlanabilir. Terapist, bu süreci kolaylaştırmak için destekleyici bir yaklaşım sunar.

6. Terapide olumlu bir sonuç ne kadar zamanda alınır?
Bu, kişinin terapiye olan bağlılığına, ele alınan sorunlara ve terapistin yöntemine bağlı olarak değişir. Düzenli seanslara katılmak ve verilen ödevleri yerine getirmek, süreci hızlandırabilir.

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

Yaşam kalitenizi artırmak ve kendinizi yeniden keşfetmek için bireysel terapi sürecine adım atabilirsiniz.

Psikolojik Danışmanlık Başvuru Formu için tıklayın.

Online psikolojik danışmanlık randevusu almak için yulepsikoloji@gmail.com adresine mail atabilir ya da 0532 053 3992 whatsapp üzerinden mesaj atarak iletişime geçebilirsiniz.

Bireysel psikoterapi EMDR Terapisi Online EMDR Online Psikoterapi Psikodinamik Psikoterapi Şema Terapi
Önceki
Sonraki

İlgili Makaleler

Arketip Nedir
Arketip Nedir
31 Ekim 2023

Arketip, insanların kolektif bilinçdışında yer alan evrensel semboller ve...

Devamı
Şema Terapi – Uyumsuz Şemalar ve Nedenleri
Şema Terapi – Uyumsuz Şemalar ve Nedenleri
29 Mayıs 2024

Şema Terapi Şema terapi, bireylerin çocukluk döneminde geliştirdiği ve...

Devamı
Üst Düzey Savunma Mekanizmaları
Üst Düzey Savunma Mekanizmaları
5 Haziran 2024

Üst düzey savunma mekanizmaları, daha olgun ve adaptif yollarla içsel çatışmaları...

Devamı
İlişki Danışmanlığı (Terapisi) Nedir
İlişki Danışmanlığı (Terapisi) Nedir
5 Eylül 2021

İlişki Danışmanlığı İlişki Danışmanlığı eşlerin birbirleri hakkında daha fazla...

Devamı

Instagram

🍃 Travmatik bağlanmayı kişisel farkındalık 🍃 Travmatik bağlanmayı kişisel farkındalık açısından anlamak için üç parçaya ayıralım:

1. Döngüyü tanımak

Travmatik bağlanmada ilişkiler genelde şu döngüyü izler:
1. Yakınlık / balayı dönemi → Partner çok sevgi dolu, özel hissettiriyor.
2. Gerginlik → Eleştiri, uzaklaşma, küçümseme başlıyor.
3. İncitme → Kötü davranış, ihanet, şiddet, duygusal manipülasyon.
4. Telafi → Özür, sevgi gösterileri, “bir daha olmayacak” sözleri.
5. Döngü tekrar başlar.

Soru: Sizin deneyiminizde bu tür iniş-çıkışlar olmuş muydu? Varsa, genelde hangi aşamada ilişkiye daha çok tutunma hissi geliyordu?

2. Bağlılığı güçlendiren psikolojik mekanizmalar

* Dopamin ve adrenalin dalgalanmaları: Yoğun kötü-iyi geçişleri beynin ödül sistemini etkiler.
* Umut bağı: “Bir gün hep iyi olacak” beklentisi.
* Kendi değer algısının bağa bağlanması: “O beni severse değerliyim” inancı.
* Yalnızlık ve korku: İlişkinin bitmesinin yarattığı boşluk korkusu.

Mini farkındalık çalışması: 1 dakika boyunca gözlerinizi kapatıp şunu fark edin: “Onu düşününce midemde/kalbimde/hissiyatımda nasıl bir duygu ya da gerginlik oluyor?”

3. Döngüyü kırmaya yönelik ilk farkındalık adımları

* Gerçeklik listesi tut: Onun hem iyi hem kötü anlarını tarafsızca yazmak, zihnin sadece “iyi” anlara tutunmasını dengeler.
* İçsel ihtiyaçları keşfet: Bu bağ, hangi çocukluk ihtiyacını (güven, onay, sevgi) tetikliyor?
* Destek ağı: Güvendiğin kişilerle yaşadığın döngüyü konuşmak, yalnızlık hissini azaltır.
* Küçük kopuş pratikleri: Tamamen kopmak zor geliyorsa, önce mesajlaşma süresini, görüşme sıklığını kademeli azaltmak.

Umarım bu bilgiler yolunuzu aydınlatmaya yardımcı olur 🩵

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#psikoloji
Hayatımız boyunca sıklıkla kendimize ya da başkalarına “Bu normal mi?” diye sorarız. Peki, aslında “normal” nedir? Kim belirler, neye göre değişir? “Normal”, çoğu zaman toplumun ortalama kabul ettiği davranış, düşünce ve duyguları ifade eden bir kavram olarak kullanılır. Ancak bu sınırların kesin ve değişmez olduğunu söylemek mümkün değildir.

Çünkü “normal”, kültüre, zamana, yaşanılan çevreye ve hatta kişinin yaşam dönemine göre farklılık gösterir. Bir toplumda kabul gören bir davranış, başka bir toplumda yadırganabilir. Hatta aynı toplumda bile yıllar geçtikçe normal kabul edilen şeyler değişebilir. Bir dönem tabu olarak görülen konular, bugün gündelik sohbetlerin parçası haline gelebilir.

Psikolojide ise “normal” ve “anormal” ayrımı, çoğu zaman işlevsellik üzerinden yapılır. Bir davranış ya da duygu, kişinin günlük yaşamını ve ilişkilerini olumsuz etkilemeye başladığında, bu durumun üzerinde durmak gerekebilir. Fakat burada da kesin bir çizgi çizmek zordur; çünkü her insanın başa çıkma yolları, duygu yoğunluğu ve yaşam deneyimleri birbirinden farklıdır.

✨✨✨✨

“Tut ki şu anda gece yarısı aniden güneş doğuveriyor. Gece yarısında! Zerre kadar şaşırtmaz mı bu seni?’
‘Hayır’ diye yanıtlıyorum, ‘bu, zerre kadar şaşırtmaz beni.’
Barcelonalı saatçi yüksek sesle: ‘Ben şaşırırdım yahu! Hatta o kadar ki, herhalde kafayı oynatırdım’ dedi.
İşte tam burada Salvador Dali sadece kendine özgü o görkemli hazır yanıtlarından birini yumurtluyor:
‘Bende ise tam tersi! Kafayı oynatanın güneş olduğunu düşünürdüm.’

Bir Dahinin Güncesi
Salvador Dalí
❤️‍🩹 İlişkide yalnızlık, partnerinizl ❤️‍🩹 İlişkide yalnızlık, partnerinizle fiziksel olarak yakın olsanız bile duygusal olarak kopuk hissetmekten kaynaklanır. Duygusal yakınlık ve günlük paylaşımlar azaldıkça çiftler zamanla birbirinden uzaklaşır ve bu genellikle fark edilmeden gelişen bir süreçtir.

❤️‍🩹 İlişkide yalnızlığın belirtileri arasında; partnerle sadece ev arkadaşı gibi hissetmek, duygusal yakınlaşma çabalarının karşılık bulmaması, iletişimin yüzeysel olması ve hislerin paylaşılamaması bulunur. 

Bu durum zamanla bir döngüye dönüşerek yalnızlık hissini artırabilir.

❤️‍🩹 Yalnızlık, çoğunlukla karşılanmayan duygusal ihtiyaçlar ve zayıflayan iletişimden kaynaklanır. 

Farklı sevgi dilleri, stres ve önceki olumsuz deneyimler de duygusal mesafeyi artırabilir. 

Bilimsel araştırmalar, ilişkide hissedilen yalnızlığın beynin fiziksel acı bölgelerini aktive ettiğini, yani duygusal yalnızlığın fizyolojik olarak da etkileyici olabileceğini göstermektedir.

Bu hissi aşmak için, kişinin kendi duygusal ihtiyaçlarını belirlemesi, iletişim becerilerini geliştirmesi ve partnerle kaliteli zaman geçirmeye özen göstermesi önerilir. 

Yalnızlık hissi açık ve suçlayıcı olmayan bir dille partnerle paylaşılabilir; böylece karşılıklı anlayış ve destek sağlanabilir 🩵

Son olarak, ilişkideki yalnızlık düzeyinizi değerlendirmek için; duygularınızı partnerinizle paylaşabiliyor musunuz, duygusal yakınlık çabalarınız karşılık buluyor mu ve samimi, derin sohbetler yapabiliyor musunuz gibi soruları kendinize sorabilirsiniz.

#psikoloji
🌷 Bağlanma stillerimiz, çocuklukta edindiğim 🌷 Bağlanma stillerimiz, çocuklukta edindiğimiz deneyimlerin yetişkinlikteki ilişkilerimize nasıl yansıdığını gösterir. 

Herkesin yakınlığa, güvene ve bağlılığa yaklaşımı farklıdır; kimimiz ilişkilerde kendimizi güvende hissederken, kimimiz mesafeye ya da onay arayışına ihtiyaç duyabiliriz. 

Bağlanma stilimizi anlamak, hem kendimizi hem de ilişkilerimizi daha sağlıklı bir gözle değerlendirmemizi sağlar ❤️

Postun sonunda yer alan mini test ise, bağlanma stiliniz hakkında farkındalık kazanmanız için hazırlandı 🩵

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar
🌷Bağımlı ilişkilerde kişisel sınırların 🌷Bağımlı ilişkilerde kişisel sınırların silikleşmesi, bireyselliğin kaybolmasına ve ilişkide kimlik karmaşasına yol açabilir. 

Kişi, kendi ihtiyaçlarını ve duygularını arka plana atarak partnerini memnun etmeye öncelik verir; çoğu zaman kendi isteklerini açıkça ifade etmekte zorlanır. 

Sınırların net olmaması, ilk başta huzurlu gibi görünse de, uzun vadede kişinin tükenmesine ve içten içe kırgınlık ve öfke biriktirmesine neden olur. 

Bu süreçte kişi kendi kimliğini kaybedebilir, özgüveni azalır ve ilişkide boğulmuş hissedebilir. 

Araştırmalar, bağımlı ilişkilerde insanların kendilerini ayrı bir kimlik olarak ifade etmekte zorlandığını göstermektedir. 

Sonuç olarak, ilişki sağlıksız bir döngüye dönüşür; bu durum hem ruh sağlığını hem de iletişimi olumsuz etkiler ❤️‍🩹

Klinik Psikolog Tuğçe Turanlar

#psikoloji
“Dünya göründüğü gibi değil, onu anladığın gibidir.”
— Yann Martel, Pi’nin Yaşamı

🎩🐇✨Bu yüzden arada bir vintage dükkana gitmek fena fikir olmayabilir.
Instagram'da takip et

Etiketler

Bağımlılık Bireysel psikoterapi depresyon Ebeveyn EMDR EMDR Terapisi Freud Gottman Çift Terapisi Jung Kişilik Bozuklukları narsist Online EMDR Online psikolog Psikanaliz Psikodinamik Psikoterapi Rüya travma Travma Bağı Travma Sonrası Stres Bozukluğu Travma Sonrası Tepkiler Çift Terapisi Çocukluk Travmaları çocukluk çağı travmaları İlişkiler

Son Eklenenler

  • İlişkilerde Pygmalion Etkisi: Beklentilerimiz Bizi Nasıl Şekillendirir?
  • Kuşaklararası Travma Aktarımı
  • Toksik İlişkilerde Sınır Koymak Neden Zordur
  • İnsanlar Değişir mi? Romantik İlişkilerde Değişimin Rolü
  • Uzak Mesafe İlişkisi: Bağ ve Güveni Sürdürme
  • Oversharing (Aşırı Paylaşım) Nedir ve Nasıl Başa Çıkılır?

Yasal Uyarı

Bu internet sitesinin içeriği ve uygulamaları, sadece bilgilendirme ve eğitim amaçlı olup, herhangi bir şekilde tıbbi öneri verme veya herhangi bir danışan sağlama amacı ile oluşturulmamıştır. Sitemizde yer alan alıntı ve görüşler açıkça belirtilmediği takdirde resmi görüşlerini yansıtmamaktadır. Yazılı izin alınmaksızın kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz

BESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswyBESbswy